Şile Tahlisiye İstasyonu

Tarih boyunca Şile’nin Tahlisiye Teşkilatı’na yaptığı katkılar çok fazla olmuştur. İbni Haldun’un dediği gibi, “Coğrafya kaderdir”, Şile de bu kaderi sonuna kadar yaşamış ve yaşamaya da devam etmektedir. Şile, coğrafi konumu gereği, tahlisiye alanında çok faal bir bölge olmuştur. Karadeniz’de Şile Feneri ile Karaburun Feneri arasındaki Türk karasularındaki faaliyetler, zaman içerisinde Şile, Cebeci ve Yoburnu Tahlisiye İstasyonları ile Şile Tahlisiye Bot İstasyonu noktalarında sayısız kurtarma etkinliğinin mekânları olmuştur. Yine aynı minvalde, Kilyos, Rumeli Feneri ve Rumeli Karaburun Tahlisiye İstasyonları da Türk Tahlisiyeciliğindeki önemi hiç azalmayan noktalardandır. Anadolu ve Rumeli sahillerinde, Terkos gölünün kuzeyinden başlayarak Şile’nin batısına kadar çeşitli yerlere can kurtarma istasyonları yaptırılmış, Boğaz’la Karadeniz’in ağzı arasındaki özel konumu nedeniyle Şile’deki Tahlisiye Teşkilatı çok özel bir öneme haiz olmuştur. Tahlisiye İstasyonu ise 1969 yılında kurulan Tahlisiye Teşkilatına bağlı olarak 1883 yılında İngilizler tarafından yapılmıştır. Söz konusu yapıya ait olan istasyon, koğuş, kayıkhane ve rokethane yapıları günümüze değin varlığını sürdürmeyi başarabilmiş ve yakın bir geçmişte restore edilerek turizme katılması amaçlanmıştır.